top of page

Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortaları Genel Şartları

  • hilalyurthy
  • 3 Eyl 2019
  • 4 dakikada okunur

Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortaları Genel Şartları ve Ekinde Düzenlenen Değer Kaybı Formülasyonun Gerçek Zarar İlkesi Bakımından Değerlendirilmesi


Sosyal yaşamın bilhassa metropol hayatının sosyal ve mali risklerini en aza indirgemek üzere hayata geçirilen sosyal politikalardan biri de 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 91. Maddesinde düzenlenen "Mali Sorumluluk Sigortası Yaptırma Zorunluluğu"dur.

Yine aynı Kanunun 85. maddesinde; karayolları üzerinde araç işletenliği sıfatı bulunanların; bu araçların karıştıkları trafik kazaları neticesinde karşı taraf nezdinde meydana gelecek olan maddi zararları karşılama sorumluluklarının bulunduğu açıkça ifade edilmiştir. Bu nedenle söz konusu maddenin devamında düzenlenen 91. madde muhteviyatında da; bahsi geçen maddi zararların karşılanabilmesi ve tazmin edilebilmesini fiilen mümkün kılmak adına, araç işletenlerinin muhtemel maddi tazminat sorumluluklarını teminat altına almak üzere her bir araç işleteni için "Mali Sorumluluk Sigortası Yaptırma Zorunluluğu" getirilmiştir.

Söz konusu sorumluluk sigortasının zorunlu olmasını müteakiben, sigorta poliçelerinin kapsamları, tarifeleri, primleri, teminat tutarları gibi hususların uygulamasında meydana gelen muhtelif sorunları ortadan kaldırmak adına 14.07.2007 yılında yürürlüğe giren "Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasında Tarife Uygulama Esasları Hakkında Yönetmelik" yayınlanmıştır. Ancak "araç değer kaybı"nın teminat altına alınan maddi zarar kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususu başta olmak üzere, "Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası" poliçelerinden kaynaklı birçok ihtilaf gündeme gelmiştir. Bu süreçte Sigorta Şirketleri tarafından, üçüncü kişinin aracında meydana gelen araç değer kaybı zararının "Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası"na konu maddi zarar kapsamında değerlendirilemeyeceği, bu teminat dışında sigorta poliçesine ek ayrıca değer kaybı klozunun bulunması gerektiği iddia edilmiş, ancak Yargı kararları ve içtihatlarla da şekillendiği üzere "araç değer kaybı" maddi zarar teminatı kapsamında değerlendirilmiştir.

Bu husustaki ihtilafları sona erdirmek adına 14 Mayıs 2015 tarihinde yürürlüğe giren, Hazine Müsteşarlığı tarafından yayınlanan "Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları" Tebliğ'inde sigorta poliçesi teminatı kapsamı ve teminat dışında kalan haller tahdidi olarak düzenlenmiştir. Nitekim söz konusu Tebliğ'in A.5. Maddesinin a bendinde maddi zararlar teminatının kapsamı açıkça belirlenmiştir. Söz konusu maddede aynen;

"A.5. Kapsama Giren Teminat Türleri

Bu genel şart kapsamındaki teminat türleri aşağıda yer almaktadır.

a) (Değişik:RG-2/8/2016-29789) Maddi Zararlar Teminatı: Hak sahibinin kaza tarihi itibariyle bu genel şartta tanımlanan ve zarar gören araçta meydana gelen değer kaybı dahil doğrudan malları üzerindeki azalmadır. Sigortalının sorumlu olduğu araç kazalarında değer kaybı, talep edilmesi halinde ilgili branşta ruhsat sahibi sigorta eksperleri tarafından tespit edilir. Değer kaybının tespiti bu Genel Şart ekinde yer alan esaslara göre yapılır." denilmektedir.

Anılan maddede açıkça ifade edildiği üzere araç değer kaybı maddi zarar teminatı kapsamında değerlendirilmiştir. Nitekim bu hususun yanı sıra değer kaybının tespitinde esas alınmak üzere, Tebliğ ekinde maktu bir değer kaybı hesaplama formülü düzenlenmiştir.

Genel hatlarıyla; hasar gören aracın rayiç değeri ve KM'si esas unsur olmak üzere; aracın kaynaklı ana parçalarında yapılan değişim işlemleri, kaynaklı ana parçalarda düzeltme işlemleri ile boya uygulanan aksamları, adet başına katsayıları oranında hesaplamaya dahil edilerek genel bir araç değer kaybı formülasyonu geliştirilmiştir.

Ancak söz konusu formüle göre araçta meydana gelen hasar miktarı her ne olursa olsun; aracın KM'si 165.000 ve üzeri olduğunda söz konusu formül sonucunda araç değer kaybı 0 çıkmaktadır.

Bu haliyle KM'si 165.000 ve üzeri olan araçların uğramış olduğu değer kaybı, kanun lafzı ile olmasa da fiilen teminat dışında bırakılmıştır.

Ancak Hazine Müsteşarlığı tarafından geliştirilmiş olan söz konusu formülün hangi teknik unsurlar göz önünde bulundurularak Tebliğ ekinde yayınladığı bilinmemekle birlikte; bu formül esas alınarak yapılan hesaplamalar neticesinde; KM'si 165.000 ve üzeri olan araçların değer kaybı tazminatına hak kazanmadığına yönelik doğan hukuki sonucun gerçek zarar ilkesi ile bağdaşmadığı açıktır. Diğer bir ifadeyle bu formüle göre, söz gelimi 200.000 TL değerindeki 165.000 KM'deki bir aracın kaza sonucu uğradığı hasar bakımından herhangi bir değer kaybına uğramadığından söz etmek gerekecektir ki bu durumun hayatın olağan akışı ile uygun düşmediği son derece açıktır.

Nitekim 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 85. Maddesine göre;

"İşleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu (1)

Madde 85 – (Değişik birinci fıkra: 17/10/1996-4199/28 md.) Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilenbiletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar."denilmekte olup, söz konusu madde uyarınca ve Borçlar Kanunu'nun temel ilkeleri gereğince araç işleteninin, kaza sonucunda aracında hasara sebebiyet verdiği diğer araç işletenine karşı haksız fiil sorumluluğu "gerçek zarar" kapsamında devam edecektir.

Oysa aynı kanunun devamındaki madde uyarınca, araç işleteni sıfatındaki sigortalı yukarıda anılan maddi zararlara ilişkin mali sorumluluklarını Sigorta Şirketine devretmektedir.

Mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu:

Madde 91 – (Değişik: 17/10/1996 - 4149/33 md.) İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.

Söz konusu düzenlemeler ışığında, trafik kazası sonucu karşı tarafın aracında meydana gelen maddi zararların tümü bakımından araç işletenin mali sorumluluğunun tamamını, Sigorta Şirketinin üstlenmiş olması beklenmekteyken; "Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları" Tebliği ekinde yayınlanmış olan formül sebebiyle, Sigorta Şirketinin değer kaybı talep edilen araç bakımından sadece 165.000 KM'ye kadar sorumlu tutulması hem Sigorta Şirketinin sorumluluk kapsamının gerçek zarar ilkesine aykırı olarak daraltılması sonucunu doğurmakta; hem de sigorta poliçesi kapsamında teminat altına aldırmış olduğu mali sorumlulukları bakımından sigortalının, üçüncü kişiye karşı sorumluluğunun 165.000 KM sınırının üzerindeki maddi zararlar bakımından devam edebileceği sonucunu doğurmaktadır ki bu husus da halefiyet ilkesi ile bağdaşmamaktadır.

Comentarios


KVKK AYDINLATMA METNİ

© Copyright 2023 Yurt Partners+

ÇEREZ POLİTİKASI

  • LinkedIn
  • Twitter

İşbu internet sitesi, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'na ve Türkiye Barolar Birliği Meslek Kuralları'na uygun olarak bilgilendirme amacıyla dizyan edilmiştir.  İçerikler avukatlık hizmeti olarak değerlendirilemeyeceği gibi, bilgilendirme dışında bir amacı bulunmamaktadır. 

 

İnternet sitesindeki tüm içeriklerin telif hakkı yazarına aittir. Yazarın izni olmadan, içeriklerin çoğaltılması, kopyalanması, değiştirilmesi, tamamen alıntılanması yasaktır. İnternet ortamında dofollow link vermek suretiyle kaynak gösterilip kısmi alıntı yapılabilir. 

© 2035 by Knoll & Walters LLP. Powered and secured by Wix

bottom of page